29 Mart Seçimleri ve Oy Vermek Üzerine
Nihayet bitti. Oylarımızı verdik. Artık sonuçları bekliyoruz. Hepimiz için hayırlısı olsun! Ama bir şey dikkatinizi çekmedi mi? Bu seçim bir garip oldu. Parmağımıza izi çıkmayan mürekkep sürülmediği gibi, önceki seçimlere göre daha fazla bekledik kuyruklarda ve çoğu insanın oy vermeden ayrıldığını gördük oy kuyruklarından. Bu sefer ki oylamanın farklı ve daha yorucu olduğunu farkettiniz değil mi? Oy verme süresinin ne kadar uzun olduğunu.
Oğlumla gittim saat 11’de oy kullanacağım Mevlana Lisesi’nin 2. katındaki 258 no’lu sandık odasına. Kuyrukta 15 kişi vardı, bekledim. Sıra bana çabuk gelir dedim. Gelmedi 33 dk. Oğlum sıkıldı, bunaldı, daha sonra gelir, oy kullanırım dedim. Yürüyüş yaptık, oynadık parklarda oğlumla, ama içimde hala “oy kullanamamanın sıkıntısı”. Öğleden sonra saat 2’de, oğlum yokken gittim sandık başına. Kuyruğa girdim yine, önümde bu sefer 11 kişi. Sevindim boş yere hemen, oy kullanır evime giderim diye, filmin sonunu görmeden. Bir ölçümleme (istatistik) yaptım kendimce.
Önce seçim pusulası ve kimliğinizin seçim görevlisine verilmesi. (19 sn.)
Seçim görevlisinin adınızı seçim listesinde araması. (29 sn.)
Görevlinin, adınızın bulunduğu listeyi işaretlemesi, sizden önce herkesin elinin deydiği kalemi size vermesi ve sonrasında attığınız 3 imza.(74 sn.)
Oy pusulası ve aynı renkte bir zarf verilmesi. (13 sn.)
Ve gidiyorsunuz oy kullanma yerine. (9 sn)
Önce uzun oy pusulasını açıyorsunuz ve seçtiğiniz partiyi aramaya başlıyorsunuz. (15 sn.)
Mühürü bulma ve elinize alma süresi. (4 sn.)
Mürekkep barındıran süngerli kutuya dokunduruyorsunuz mührü. (2 sn.)
Oy pusulasında seçtiğiniz partiye “Evet” diye işaretliyorsunuz. (7 sn.)
Mükerrer olmasın, mürekkep kurusun diye üfleme ve bekleme süresi.( 9 sn)
Oy pusulasını katlıyorsunuz, daha doğrusu zarfa girecek şekilde katlamaya çalışıyorsunuz ama olmuyor, bir başka şekil veriyorsunuz. Sonunda oldu ( 28 sn.)
Sandığa varma süresi. Bu sefer gidişten daha hızlısınız. (7 sn.)
Zarfı sandığa atmak. Bu kolay, tek pusula. Olmadı,size yardım eden, saçı jöleli, bıyığı boyanmış, takım elbiseli görevlinin zarfı sandığa tıkıştırma süresi.(24sn.)
Görevli kızın elinize 3 adet çarşaf pusula ve bir zarf vermesi. (8 sn.)
Aynı yere yolculuk süresi. Hızlandınız bu sefer (6 sn.)
Artık mührün yerini, oy pusulasında oy vereceğiniz partinin yerini biliyorsunuz. Ama 3 kez mühür basmalısınız, 3 pusulayı ayrı katlanamanız lazım ve üçünü de o küçük zarfa sokmanız lazım.Süresi (217 sn.)
Sandığa dönüş. (5 sn.)
O kalın zarfın zarfın sandığa girememesi, görevli tarafından el ile tıkıştırılması, sandığın sallanma süresi.( 21 sn.)
Son oy zarfının verilmesi ve bankoya gidiş süresi (5- 25 sn.)
“Aaa , burada xxx muhtar adayınının pusulası yok” diye serzenişte bulunma süresi . (süreyi siz koyun)
Oy vereceğiniz yerin kapılarında dağıtılan muhtar aday kağıtlarını almadıysanız, süresi. (94 sn. ya da bir ömür)
Sandığa dönüş süresi. (4 sn. çünki artık bıktınız ve sitemlerdesiniz)
Kimliğinizi alma ve esaretten kurtulma zamanı. (Görevli ile tartşırsanız süre en az 193 sn.)
Bundan sonra saniye saymak yok.
Anlattığım şey mizah değil, GERÇEK. Ben, saniyeleri en iyimserinden anlattım. Gerisi sizlerde….
Oy vermeye gittim, daha doğrusu” temel hak ve özgürlüklerinin bilincinde olmaya çalışan” biri olarak oy vermeye çalıştım. Ben başardım. Ya siz?Kucağında bebeler taşıyan anneler, bir yandan eşinin kucağından o bebeyi alan babalar ve buna kızıp da ağlayan bebeler. Deyneğine tutunmaya çalışan 80’li, ama oy kullanmaya azimli dedeler, nineler, tanımadığı insanlarla kuyruk arkadaşlığı yapanlar ve beklemekten yorulan insanlar. Daha da neler. Onları, eğer oy kullandıysanız, siz biliyorsunuz. Anlatın ne olur. Oy verme sürecini ve süresini (kuyrukta saatlerce beklediğiniz süreyi çıkararak) yazın. Ne olur.
“Nihayet bitti” diyoruz, evet bitti. Bu yazıyı yazarken seçim sonuçlarından bihaberim. Zaten “sonuç” değil anlatmaya çalıştığım.Sonucunu asla merak etmek istemediğimiz ama girişini güzel yapıp da gelişmesine henüz gelemediğimiz şeyler, sözettiğim. Anlamaya çalışıyorum.
Çoğu insan oyunu kullanamadı ya da yanlış kullandı. Seçim görevlisine sordum, beklemekten usanan ayaklarımın hatırına. “Neden bir kişinin oy kullanması en az 6 dk. sürüyor ” diye. Aldığım cevap ne biliyor musunuz?
“Sen haklısın, kendine göre düşünüyorsun, ama bizim milletimiz sen gibi pratik değil, pusulaları yanlış zarfa koyuyarlar, yanlış işler yapıyorlar. O nedenle tek, tek onları onları oy verme bankosuna ve sandığa 3 kez gönderiyoruz.
KIZDIM.
Oy sırası bana gelince, tek, tek vermek istediler oy pusulalarını. Hepsini tek kalemde istedim. Görevli çıkıştı bana. “Karıştırırsınız” diye. Dedim ” Size ne? Ne yaparsam yaparım, ama karıştırmam. Milletim bu kadar aptal mı?” Oy pusularını aldım, pembe ve mavi zarf eşliğinde, bana kızdılar. Sanki bir kızımız pembe, oğlumuz mavi renkli doğacaktı. Oy verme süremi hesapladım. Toplam 101 saniye. Oysa benden önce oy kullanan insanların ortalaması 6 dakika.
SONUÇ
İl Genel Meclisi, Belediye Başkanlığı , Muhtarınız ve Siz,
İl Genel Meclisi nedir biliyor musunuz? Hanginiz biliyor. Açıklayın hemen. Hep karışır bunlar. Oy verdiğinizn muhtarlara ne demeli? Hangisini tanıyorsunuz. Hangi muhtar evinize bir aşure getirdi, tabağını boş istemeyen…Neyse, geçtik bundan. Olmaz mı aynı renkte pusulalar, zarflar? Hep akıl mı karıştırır bunlar. Zarf olmadan olmaz mı, sayılmaz mı oylarımız? Rengini aldanmadan.
Ne bileyim, zarf kullanmadan, katlanabilir (koruma şeritli kargo poşetleri gibi) ve yapıştırarak ve sandığa daha rahat girecek şekilde oy pusulamızı daha güvenli hale getiremez miyiz? Ya da, milletin kafasını ve zarfları karıştırmayacak güvenli bir sistem bulunamaz mı? Sadece merak ediyorum. Komplo teorisi peşinde değilim. Ama aklıma şu düşünceler düştü istemeden;
Düğmeye basılmış gibi, birileri sabah erkenden oyunu kullandı da istediğini aldı. Ama, oyunu öğleden sonraya bırakanlara hava mı kaldı?
YORUMSUZ?