ABD “Kına”yacak, Biz de Kına Yakacağız!
İsrail’in -sivillere yönelik- işlediği insanlık suçu, tüm dünyanın gündeminde yer aldı. Hatta kendi vatandaşları tarafından bile tepki gördü. Dünyanın her tarafında ellerinde Türkiye ve Filistin bayrağı sallayıp, bu saldırı kınayanların sayısı her geçen artıyor. Bu arada AKP hükümeti de dış ilişkilerde kendi sınavını veriyor. İlk adım BM’yi toplamakla başladı. Diplomasinin kurtlar ve yılanlar arasında gezdiği bir ortamda Türkiye, ABD’den olayı kınamasını istedi. Peki, ABD ne yaptı? Kınadı mı? İstediğimiz kınayı yaktı mı?
Hayır! Kınamadı!
Peki, ısrarcı olduğumuz bu “kınama” ne demektir ve ne anlama gelir? Bunu biliyor musunuz?
Kınama; yapılan bir kabahatin, suçun onaylanmaması ve peşine gelen bir uyarıdır. Yani; “Bir daha yaparsan kulağını çekerim, eğer tekrarlarsan seni pişman ederim.” demektir.
Israr etmemize rağmen, BM tarafından kınanmasına rağmen ABD ısrarla bundan kaçındı. Neden?
Hemen, akıllara ABD’deki Yahudi işadamları, fonlar ve lobiler gelecek; bu finansal kaynak ve diasporalar nedeniyle ABD’nin tavırsız kaldığı söylenecektir. Oysa durum sadece bundan ibaret değildir. Daha farklı pencereden bakmaya ve komplo teorileri üretmeye hiç de gerek yok. Aynı aynadan bakmak, durumu anlamak açısından yeterli olacaktır.
Bir önceki yazımda Ali- Cengiz oyunundan bahsetmiştim. Şimdi bu oyun Türkiye üzerinden oynanmaya çalışılıyor. Bir yandan mağdur ve haklılık onayı isteyerek bölgede büyük güç olmak isteyen Türkiye, diğer yandan –salak ya!- başı buyruk, dediği dedik, astığı kestik bir İsrail.
İsrail, ısrarla hala kendini Ortadoğu’da sahipsiz sürünün bekçisi zannediyor. Belli ki bir bildiği var! Yoksa sivillere yönelik bu katliamı gerçekleştirmez ve bunun sonuçlarını göze almazdı!
Sizce İsrail bu işin sonunu düşünmeden mi hareket etti? Ve hatta kabahatinin videosunu çekip tüm dünyaya izleterek mi haklı çıkmaya çalıştı? Son 50 yıldır bölgede “harami jandarmalık” yapan İsrail bu kadar aptal olabilir mi? Bir bildiği yok mu? Neyine güveniyor? Türkiye bu olaydan ne pay çıkarmalı, ne sonuç elde etmeli? İktidar partisi AKP ve muhalefet, Türkiye’nin onuruna ve yararına nasıl bir tavır içerisinde olmalı?
Devamı bir sonraki yazıda