Hayatınıza Büyük Taşlardan Başlayın
Bazı insanların hayalleri, umutları, beklentileri vardır; bazısının da hedefleri, planları ve eylemleri… İlk sıradaki insanların istediklerine kavuşması çok zordur. İkinci sıradaki insanlar ise istediklerine kavuşur; çünkü günlük ve acil işleri ilk sıraya almayıp uzun vadeli hedefleri planlayıp eyleme geçer. Yani kavanozuna önce büyük taşları doldurur. Sonrasında çakıl taşları ve kumları…
Yaşanmış bir hikâye ile konumuzu örnekleyelim.
Öğretmen sınıfta masanın üzerine büyük bir cam kavanoz koyar ve öğrencilerine sorar, “Bu kavanoz dolu mu boş mu?”. Öğrenciler kavanozunun boş olduğunu söyler. Sonra öğretmen büyük taşları kavanoza alabildiğince doldurur ve “Kavanoz doldu mu?” der. Öğrenciler kavanozun dolduğunu söyler. Öğretmen masanın altından çakıl taşlarını çıkarır ve kavanoza döker. Çakıl taşları büyük taş parçalarının arasına girer. Öğretmen tekrar aynı soruyu sorar. Öğrenciler kavanozun artık dolduğunu belirtir. Öğretmen bu sefer kum çıkartır ve kavanoza aktarır. Kum taneleri bütün boşluğu doldurur. Öğretmen tekrar aynı soruyu sorar. Gördükleri karşısında şaşıran öğrenciler bu sefer kavanozun tamamen dolmuş olduğunu söyler. Öğretmen “Hayır!” der ve bir sürahi suyu kavanozdan taşacak şekilde döker. Öğrencilerine dönüp şu sözleri söyler;
“İşte! Hayatınız da bu kavanoz gibidir. Eğer önce kum ve çakıldan başlasaydım taşlar için kavanozda yer kalmayacaktı.”
“Kavanoz dipli dünya” dediğimiz bu hayatta önce büyük hedeflerinizi kavanozunuza yerleştirin sonra çakıl taşlarını. Merak etmeyin kum ve su için hayatınızda mutlaka zaman kalacaktır.