İşyerinde Zor İnsan ile Çalışabilmek 2/3
Bir önceki yazımda işyerindeki zor insanlardan bahsetmiştim. Açıkçası çoğu çalışanın başını ağrıtan bir derttir bu. Eğer soğukkanlı olmazsanız ve nasıl tepki vereceğinizi bilmezseniz, asıl siz zor duruma düşersiniz. Peki, bu tür insanlara karşı nasıl önlem alacaksınızve nasıl davranacaksınız? Bunu örneklerle açıklamaya çalışacağım.
Öncelikle kendinizin ilişkide zayıf taraflarınızı gözden geçirin. Yani haklı dahi olsanız vereceğiniz tepkileri öğrenmeye çalışın. Nasıl bir iletişim kurduğunuzu aynadan bakar gibi inceleyin. Eksik gördüğünüz yerler varsa bunları düzeltmeye çalışın. Bir tepki karşısında sakin olmayı ve dik durabilmeyi öğrenin. Çünki bu tür insanlar hayatını “olumsuzlama” üzerine kurmuştur. Olumlu bir şey ona düşman gibi gelir. Ona göre “Var diye bir şey” yoktur. Yok olmalı, olumsuz olmalı herşey! Çünki var etmek değil, yok etmek üzerine kurmuş olduğu bir akıl sağlıksızlığı vardır onları mutlu eden. “Kral çıplak” diye bağıran bu kişiler, aslında çok tehlikelidir. Kendi güvenlerini unutmuş bir de çevresine asla güven duymayan bu kişiler, işyerinde olsun kendi hayatlarında olsun sürekli güven ve sevgi duygusunu sabote edecek söz ve davranışlarda bulunur. Bu nedenle karşınızdaki insanı iyi gözlemleyin ve dinleyin.
Sürekli bağıran ve işten dolayı şikâyet edenler, kötüleyenler: Bu tür zor insanların davranışı resmen şantaj gibidir. Kendisinin eleştirilmemesi, iş yaptırılmaması, kendisine bir laf söylenmemesi için yaptığı bir ön saldırıdır. Öncelikle bu tür insanı anlamaya çalışın. Sesleri yükselse dahi sonuna kadar sabırla dinleyin ki gerçek niyetini anlayın. Zaten susmadıkları ve konuşturmadıkları için kendisi de hata yapacak ve tutarlı olmayan, daldan budağa atlayan sözler edecektir. Konuşması ve krizi bitince söz isteyerek sakin ve kısa cümlelerle cevap verin. Ama altında da kalmayın. Suskun kalmanız sizi haksız duruma düşürebilir. Bu nedenle sesi yükselse dahi sorun çıkmasın diye susmak yerine “Sen bağırsan da ben doğruyu söylerim.” duruşu ile kesin ve net cevap verilmelidir. Hatası varsa da bunu açıkça yüzüne karşı söyleyin. Ama uzatmayın.
İşi zorlaştıran, yeni bir projeye, değişikliğe karşı çıkanlar: Bu türler değişime açık olmadığından zaten zor-bela yürüttüğü işin değişime uğramasını istemezler. Yeni bir şey öğrenmek hiçbir zaman işlerine gelmez. Hayatları da böyledir. Ufak bir değişiklikte huzursuz olurlar. Kavrama ve anlama yetileri zayıf olan bu insanlara karşı ısrar etmeyin. Değiştiremezsiniz. Güzel konuşayım, motive edeyim, gaza getireyim şeklinde yaklaşımları asla denemeyin. Projeyi ve ekipler arası uyumu bozmasına müsaade etmeden onu dinleyin. Saçma da olsa fikirlerini alın. İşin, alınan ortak bir karar olduğunu net bir dille ifade ettikten sonra yapılacak olan bir işi bitirmek için yolunuza devam edin.
Yardım etmeyen, işi geciktiren, size iş yüklemek isteyenler: Sizden bir şey isterler, siz verirsiniz ama siz bu türlerden bir şey istediğinizde sürekli bahane çıkarırlar ve unuturlar. Unuttuklarında ise bahaneleri, çok yoğun olduklarıdır. Aslında çay-kahve ve tuvalet molaları, çalışma süresinden daha uzundur. Davranışınız şu olmalı. İşin sadece kendi işiniz olmadığını, bitirilmediği takdirde kendisin de zarar göreceğini hatırlatın. Zamanının olmadığı söylerlerse, durumu yöneticiniz ile görüşeceğinizi ve kendisine yardımcı alınması konusunda tavsiyelerde bulunacağınız söyleyin. İş yüklemeye kalktığında, iş bölümünün daha öne yapılmış olduğunu hatırlatarak eğer işin altından kalkamayacaksanız durumu yöneticinize bildireceğinizi söyleyin.